Bize Yazın info@bizimhaber.de
Anasayfa » Ekonomi » Köşe Yazısı: Ticaret Odaları ve İhracatçı Birliklerinin Küresel Ölçekte Zayıf Temsiliyeti
Ekonomi
16.12.2024

Köşe Yazısı: Ticaret Odaları ve İhracatçı Birliklerinin Küresel Ölçekte Zayıf Temsiliyeti

Yazarlarımızdan Volkan Aydın'ın (PERAKENDE YÖNETİM DANIŞMANI) bu haftaki köşye yazısı şöyle:

Türkiye’de ticaret odaları ve ihracatçı birlikleri, ulusal ekonomiyi desteklemek adına önemli bir role sahip olsalar da küresel ölçekte yeterince etkili bir temsil ağına sahip değildir. Özellikle hedef ülkeler ve dünya kıtalarında şubelerin veya temsilciliklerin eksikliği, dış pazarlara ilişkin doğru bilgiye erişimi sınırlamakta ve uluslararası fırsatların değerlendirilememesine yol açmaktadır.


Sorunun Kaynağı:

1. Küresel Pazar Dinamiklerinden Kopukluk:

Hedef pazarlardaki ekonomik, politik ve kültürel dinamikler hakkında güncel ve sahadan gelen bilgiye erişim yetersizdir. Bu durum, ihracat stratejilerinin eksik veya yanlış bilgilere dayanmasına neden olmaktadır.

2. Yerel Potansiyelin Görmezden Gelinmesi:

Türkiye’nin ticaret odaları ve ihracatçı birlikleri, yerel pazarların potansiyelini yerinde gözlemleyemediği için sektörel fırsatları değerlendirmekte geç kalmaktadır.

3. Rekabetçi Avantaj Eksikliği:

Dünyanın önde gelen ekonomilerinde, ticaret odaları ve ihracatçı birlikleri, hedef pazarlarda fiziksel varlıklarıyla hem bilgi akışını sağlamakta hem de kendi ülkelerinin şirketlerine yerel destek sunmaktadır. Türkiye’nin bu konuda yetersiz kalması, küresel rekabet gücünü azaltmaktadır.


Hedef Ülkelerde Şubeleşmenin Gerekliliği


Ticaret odaları ve ihracatçı birliklerinin, hedef ülkelerde ve stratejik öneme sahip dünya kıtalarında şubeleşmesi artık bir lüks değil, bir zorunluluktur.

Avantajları:

1. Yerel Dinamiklere Hakimiyet:

Şubeler, hedef ülkelerdeki düzenlemeler, tüketici alışkanlıkları ve sektör trendleri hakkında doğrudan bilgi sağlayabilir.

Yerel bağlantılar kurarak firmaların pazar erişimini kolaylaştırır.

2. Hızlı ve Doğru Bilgi Akışı:

Küresel pazarlardaki değişimleri anlık olarak izleyerek üyelerine doğru ve zamanında bilgi sunabilir.

Politik ve ekonomik risklere karşı erken uyarı mekanizmaları geliştirilebilir.

3. Ticaret ve Yatırım Fırsatlarının Belirlenmesi:

Yerinde yapılan analizler ve gözlemler, Türk firmalarına özel fırsatların tespit edilmesine olanak tanır.

Özellikle gelişmekte olan pazarlarda Türk ürün ve hizmetlerine olan talep daha iyi değerlendirilir.

4. Marka İmajının Güçlendirilmesi:

Şubeler, Türk markalarının o ülke pazarında bilinirliğini artırarak daha güçlü bir konum elde etmesine katkıda bulunabilir.


Uluslararası Örnekler ve Türkiye’nin Eksikliği


Pek çok ülkenin ticaret odaları ve ihracatçı birlikleri, hedef ülkelerde şubeler kurarak ihracatçılarına destek sunmaktadır:

1. Almanya:

Alman Ticaret ve Sanayi Odası, 92 ülkede temsilciliğe sahiptir ve üyelerine kapsamlı pazar araştırması, hukuki danışmanlık ve iş geliştirme hizmetleri sunar.

2. Güney Kore:

Güney Kore İhracatçılar Birliği, Asya, Avrupa ve Amerika’da şubeler aracılığıyla ihracatçılarına yerel bağlantılar kurma ve bilgi sağlama konusunda aktif destek verir.

3. Çin:

Çin, Afrika ve Güneydoğu Asya gibi stratejik bölgelerde yoğunlaşan şube ağıyla, yerel pazar dinamiklerini kontrol altında tutarak ihracatçılarına rehberlik etmektedir.


Türkiye, bu örneklerin gerisinde kalarak dış pazarlarda yerel bilgiye dayalı bir strateji geliştirme konusunda ciddi bir eksiklik yaşamaktadır.


Çözüm Önerileri: Hedef Pazarlarda Şubeleşme Stratejisi

1. Stratejik Hedef Ülkeler ve Bölgeler Belirlenmeli:

Türkiye’nin ihracat potansiyeli yüksek sektörleri için en uygun pazarlar belirlenmeli (ör. Avrupa’da teknoloji, Afrika’da tarım ürünleri, Asya’da inşaat).

Bu pazarlar, şubeleşme için öncelikli hale getirilmelidir.

2. Yerel Temsilcilikler ve Ofisler Kurulmalı:

Ticaret odaları ve ihracatçı birlikleri, bu ofislerde çalışacak yerel uzmanlar istihdam ederek hem sahadan bilgi akışını hızlandırmalı hem de Türk firmalarına destek sağlamalıdır.

3. Dijital ve Fiziksel Altyapının Güçlendirilmesi:

Şubeler yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda dijital platformlarla da entegre bir şekilde çalışmalıdır. Böylece firmalar, şubelerle uzaktan bağlantı kurarak bilgiye erişebilir.

4. Şubeleşme için Kamu ve Özel Sektör İş Birliği:

Kamu desteğiyle, ihracatçı birlikleri ve ticaret odalarının küresel şubeleşme maliyetleri sübvanse edilmelidir.

Özel sektörün şubeleşme süreçlerine katkı sağlaması teşvik edilmelidir.


Sonuç


Ticaret odaları ve ihracatçı birliklerinin, hedef pazarlarda ve stratejik öneme sahip dünya kıtalarında şubeleşmesi, Türkiye’nin ihracat stratejileri için hayati önem taşımaktadır. Bu adım, dış pazarlardan doğru bilgi alınmasını sağlayarak firmaların daha etkili kararlar almasına ve küresel rekabet gücünün artırılmasına katkıda bulunacaktır.


Türkiye’nin, küresel ekonomideki yerini güçlendirmek ve uluslararası ticarette daha etkin bir oyuncu haline gelmek için bu dönüşüme acilen başlaması gerekmektedir.

Bizim Haber
Bizim Berlin
Site ve Dergilerimize Reklam vermek için bizi arayın.